ZAFERLER VE BAHARIN MÜJDECİSİ NEVRUZ VE BAYRAM
.

BORA KAŞLI
-MART ayı, tarihimizde hem zaferlerin hem de baharın habercisi olan Nevruz’un bir araya geldiği anlamlı bir dönemdir. Bu ay, Türk milletinin bağımsızlık ve kahramanlık ruhunu simgeleyen önemli savaşların kazanıldığı bir zaman dilimi olmasının yanı sıra, doğanın uyanışıyla birlikte birlik ve beraberliğin kutlandığı Nevruz’un da coşkusunu taşır.
Öncelikle, 18 Mart Çanakkale Zaferi, Türk milletinin direniş ruhunu tüm dünyaya gösterdiği en önemli tarihi dönüm noktalarından biridir. 1915 yılında, Osmanlı ordusunun, başta İngiltere ve Fransa olmak üzere İtilaf Devletleri’ne karşı verdiği destansı mücadele, yalnızca askeri bir zafer değil, aynı zamanda bir milletin yeniden doğuşunun da simgesidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tarih sahnesine güçlü bir komutan olarak çıktığı bu savaş, “Çanakkale Geçilmez” sözünü dünya tarihine kazımıştır.
Mart ayındaki bir diğer zafer de 12 Mart 1921’de kabul edilen İstiklâl Marşı’dır. Mehmet Âkif Ersoy’un kaleme aldığı bu eşsiz eser, Türk milletinin bağımsızlığa olan inancını ve vatan sevgisini ölümsüzleştirmiştir. Ayrıca, 16 Mart 1920’de İstanbul’un işgali ve ardından gelen tepkiler de bağımsızlık yolunda atılan adımlardan biri olmuştur.
Bu büyük zaferlerin yanı sıra, Mart ayı, Nevruz ile birlikte baharın gelişini de müjdeler. Nevruz, binlerce yıldır Türk dünyasında ve birçok Asya toplumunda yeni yılın, doğanın canlanışının ve bereketin kutlandığı bir bayramdır. Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan bu gelenek, insanları bir araya getiren, birlik ve kardeşliği pekiştiren bir kültürel mirastır.
Nevruz’un temelinde, toprağın uyanışı, baharın gelişi ve yeni başlangıçlar yer alır. Çeşitli ritüellerle kutlanan bu bayramda ateşten atlamak, dilek dilemek, sofralar kurup şenlikler yapmak gibi gelenekler, geçmişten günümüze taşınmıştır. Türkiye’de coşkuyla kutlanan Nevruz, halk oyunları, şiirler ve dualarla bir bayram havasına dönüşür. 2025 yılından itibaren 21 Mart Nevruz Bayramı olarak kutlanacaktır.
Çanakkale’nin destansı mücadelesiyle vatan sevgisini, İstiklâl Marşı’nın kabulüyle bağımsızlık ruhunu, Nevruz ile de kardeşliği ve doğanın dirilişini aynı ay içinde hatırlamak, Mart’ı Türk milletinin hafızasında eşsiz kılan bir dönem haline getiriyor. Geçmişimizin zaferleriyle gurur duyarken, doğanın bize sunduğu yeniliklerle geleceğe umutla bakmalıyız. Mart ayının son günlerini güzelleştiren Ramazan Bayramımızı kutluyorum ülkemize birlik ve beraberlik getirmesini temenni ediyorum. Unutmayalım ki, Mart ayı hem geçmişin izlerini taşıyan hem de geleceğe umut veren bir aydır. İyi bayramlar.