13 Şubat 2025 - Perşembe

SEVGİLİLER GÜNÜ: AŞK MI, TÜKETİM Mİ?

.

Yazar - BORA KAŞLI
Okuma Süresi: 3 dk.
232 okunma
BORA KAŞLI

BORA KAŞLI

-
Google News

ŞUBAT ayı geldiğinde vitrinler kırmızıya bürünür, kalpli çikolatalar raflara dizilir ve reklamlar “sevgini göster” mesajlarıyla bombardımana başlar. Sevgililer Günü, romantizmin zirve yaptığı bir gün olarak pazarlanıyor, ancak bu özel gün gerçekten sevgi ve bağlılığı mı kutluyor, yoksa kapitalizmin tüketim çarklarını hızlandıran bir araç mı?

 

Romantik Kapitalizm

14 Şubat, kökeni Roma dönemine kadar uzanan bir gelenek olsa da, bugünkü haliyle bir “hediyeleşme ritüeli” haline gelmesi 20. yüzyılın ortalarında başladı. Özellikle ABD’de çikolata, mücevher ve çiçek endüstrilerinin bu günü fırsata çevirmesiyle Sevgililer Günü, duygusal değil ekonomik bir olaya dönüştü.

Bugün dünya genelinde milyarlarca dolar harcanıyor. Türkiye’de de her yıl Şubat ayının ilk iki haftasında perakende satışları belirgin şekilde artıyor. Mücevher firmaları, restoranlar ve çiçekçiler en büyük kazananlar olurken, tüketicilere “Gerçek aşkın ölçüsü, ona ne kadar pahalı bir hediye aldığınla belli olur” mesajı veriliyor.

 

Tüketimin Aşkı Ölçme Aracı Haline Gelmesi

Kapitalizm, duyguları ticari metaya dönüştürmekte ustadır. Anneler Günü’nde annelik, Babalar Günü’nde babalık, yılbaşında mutluluk ve Sevgililer Günü’nde aşk, harcamalarla ölçülür hale gelir. Oysa sevgi, hediyelerle ifade edilmesi gereken bir olgu değil, günlük hayatta hissettirdiğimiz, emek verdiğimiz bir duygu olmalıdır.

Bu kültürel dayatma, özellikle genç çiftler üzerinde baskı yaratıyor. Partnerine pahalı bir hediye alamayan ya da Sevgililer Günü’nü “özel” kılacak bir plan yapamayanlar, yetersizlik hissine kapılabiliyor. Halbuki romantizm, kredi kartı ekstresiyle ölçülmemeli.

 

Alternatif Bir Sevgililer Günü Mümkün mü?

Sevgiyi tüketimle ifade etme baskısından kurtulmak mümkün mü? Elbette. Bunun için romantizmi ve sevgiyi daha anlamlı şekillerde kutlamanın yollarını aramak gerekiyor. Birlikte zaman geçirmek, anlamlı anılar yaratmak, el emeği bir hediye yapmak veya sadece sevgiyi daha sık ve içten bir şekilde ifade etmek, parayla satın alınamayacak kadar kıymetli olabilir.

Sevgililer Günü’nü kutlamak isteyenler için asıl soru şu olmalı: Aşkı gerçekten yaşamak mı istiyorsunuz, yoksa kapitalizmin aşkı pazarlama oyununa mı geliyorsunuz? Eğer cevabınız ilkiyse, belki de 14 Şubat’ı sadece hediyelerle değil, daha anlamlı bir bağ kurarak geçirmek en güzel kutlama olacaktır.

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları